Kopenhag, hikaye (Misafir yazılar Oana Groza)

0 1.586

Bu yıldan itibaren, Airlines Travel da okuyucuların seyahat hikayelerini yayınlayacak. Uçuşumuzu veya seyahat deneyimimizi paylaşmak isteyen herkes, mesaj göndererek bunu yapabilir. sorin (@ airlinestravel.ro) Instagram Profilini Görüntüle. Metni aksanlarla yazmanızı ve iyi kalitede fotoğraflar ile eşlik etmenizi öneririz.

Bu hikayeler dizisine Kopenhag hakkında faydalı bilgiler ve pratikler içeren Oana Groza'nın konuğu bir konukla başlıyoruz.

Ünlü Danimarkalı yazar Hans Christian Andersen bir keresinde şöyle demişti: "Hayatın kendisi en iyi hikayedir". Onun alıntısına yapacağım ek şudur: "Çevrenizdeki dünyayı keşfederek geçirdiğiniz hayat, en güzel hikaye haline gelir."

Hans Christian Andersen, 2016'teki yaz tatillerinden birinde ziyaret etmeyi seçtiğim ülke Danimarka'nın en tanınmış yazarlarından biri.

Seçilen tarihler için, Danimarka'nın başkentine gitmenin en uygun çözümü bana airBerlin ile uçuş olarak göründü. Berlin üzerinden Bükreş - Kopenhag rotasında uçtum. Almanya'nın başkentinde kısa bir mola verdik ve ardından Kopenhag'a yaklaşık bir saatlik bir uçuş yaptık. Bükreş'ten Kopenhag'a seyahatim 4 saat sürdü, bu oldukça etkileyici ve size varış gününden tam anlamıyla yararlanma fırsatı veriyor.

Yeni rota: Bükreş - Blue Air ile Kopenhag, 2 Haziran’dan 2017’e

Tatilimin bir bölümünü, Helsingor'un komşusu Humlebaek'in adını taşıyan Kopenhag yakınlarındaki küçük bir kasabada geçirdim. Kronborg Castle Helsingør konumunda bulunuyor. Burada Hamlet'te eylemin gerçekleştiği ve buradan İsveç'e gitmek çok kolay olduğu söyleniyor. Bu küçük kasabayı ziyaret etmek için birkaç saat yeterli.
Ama hadi Kopenhag'a dönelim. Şehir molasına uygun bir şehir olduğunu söyleyebilirim ve 3 günleri Danimarka başkentini keşfetmek için yeterli. Küçük bir organizasyon ile en önemli yerleri keşfedebileceksiniz. Fakat şehri “hissetmek” ve istediğiniz gibi analiz etmek zorundasınız.

Fotoğraf makinesi, sıradışı anları çekmeye hazır olarak adım adım atmıştım: Temmuz ayında düzenlenen Dünya Noel Baba Kongresi (muhtemelen bu normaldir, Noel Baba Aralık ayında meşguldür).

Kopenhag'da bir gün, Andersen'in en iyi bilinen masallarından birinin kahramanı olan Küçük Denizkızı heykeline yapılan geleneksel ziyaretler olmadan tamamlanamaz. Turist dolu ve bir fotoğraf için tek başına yakalamak çok zor ama imkansız değil.

Şehirde yürürken, bazı cazibe merkezlerini de keşfettim: Tanrıça Gefion ve dört oğlunun öküze dönüşmüş ve şanslı olduğu söylenen etkileyici Çeşmesi; Mermer Kilise; Kraliyet Sarayı Amalienborg - Sonuçta Danimarka bir monarşidir; Kraliyet Kütüphanesi, görünümü nedeniyle Kara Elmas olarak da anılır; Çatıda ejderhaların kuyruklarını ördüğü, Danimarka, İsveç ve Norveç arasındaki bağlantının sembolü olan Menkul Kıymetler Borsası binası; Şehrin panoramasını sunan eski bir astronomik gözlemevi olan Yuvarlak Kule; belediye binası binası; Büyük bir eğlence parkının bulunduğu Tivoli Bahçeleri'nin yanı sıra restoran ve kafeler de var.

Son olarak, ya atlanmamalı Yeni liman, su kenarında sakin bir öğle yemeğinin tadını çıkarabileceğiniz ve sarı yazılı NYHAVN 17 binası ile klasik fotoğraflar çekebileceğiniz renklerle dolu.

Nyhavn-17

Daha rahat bir ortam istiyorsanız, bir denemeye başlayabilirsiniz. Kopenhag Sokak Yemekleriuluslararası yiyecek ve içeceklerle donatılmış standların bulunduğu dev bir salon. Güneşli bir gündeyse, şezlonglardan birinde veya hatta su kenarında oturabilir ve hikayenizin manzarasının gözlerinizin önünde açılmasını sağlayabilirsiniz.

Son fakat en az değil, özel bir alan Avrupa Birliği'nin bir parçası olarak kabul edilmeyen ve fotoğraf çekmek yasak olan Hristiyanlıktır. Kaçmamanız tavsiye edilir çünkü bu panik yaratıyor. Benim tavsiyem oraya gitmek, oraya eşlik etmek ve yerlileri dinlemek olacaktır. Yine !!! Fotoğraf çekmeyin.

Umarım Danimarka’ya olan ilginizi uyandırdım. Kopenhag, enerji ve heyecan dolu canlı bir şehirdir. İnsanların rahatlamasını, yeniliğe açıklıklarını, hoşgörü ve medeniyet düzeyini arttırdığını hissedin. Sokak gösterilerinin ve dondurmanın tadını çıkarın. Bazen bana daha soğuk bir şehir gibi görünmediğini söyleyemem, bunu bilmiyorsanız ve daha az kalabalık caddelerde kaymazsanız sizi uzak tutar. Port dışında, Amsterdam kadar renkli bulamadım, ama işte benim sadece öznel görüşüm. Danimarka'nın başkenti hikayelerle doludur ve yardım edemeyeceğiniz ancak güzel anılarla geri dönebileceğiniz bir yer!

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.